Ana sayfa Manşet Omurga Yaralanması Özellikleri

Omurga Yaralanması Özellikleri

0
 Omurganın belli bölgelerindeki yaralanmalar değişik özellikler taşırlar. Paramediklerin omurga yaralanması özellikleri bilmesi hastaya yaklaşım, sabitleme ve taşıma açısından önemlidir.

Omurga Yaralanması Özellikleri

 1. Kafatası tabanı ve atlas (1. boyun omuru) arasındaki ayrışma, (atlanto-oksipital ayrışmal kafanın öne veya arkaya aşırı hareketi sonucu meydana gelir. Bu düzeydeki omurilik asın derecede gerilir. Son derece kararsız bir klinik tablodur ve çoğunlukla ölüm meydana gelir.
 2. Atlas (1. boyun omuru) kırıkları (Jefferson kırık); başa doğrudan dikey yüklenme sonrası (dalma veya kafaya dikey gelen darp gibi) meydana gelir.
 3. Aksis kırıkları (2. boyun omuru) çoğunlukla şiddetli travmalar ve ası sonucu meydana gelir. Bu düzeyde omurilik kanalı en geniş seviyede olduğundan omuriliğin etkilenme durumuna göre; boyunda ağrı, kas spazmı yaralanma altında tam nörolojik fonksiyon kaybına kadar değişen sonuçları vardır.
 4. Göğüs bölgesinde omurga kanalı diğer bölgelere göre daha dar ve omurilik göreli olarak daha geniş olduğundan bu bölge yaralanmalarının kolay oluşabileceği unutulmamalıdır. Bununla birlikte, göğüs kafesi ile eklem yapması nedeniyle bu bölge daha hareketsiz ve daha korunaklı durumdadır. Eğer künt göğüs travmalı bir hasta varsa bu hastalarda hem göğüs kafesi içi organları (aort, kalp, akciğerler başta olmak üzere) hem de omurga ve omurilik yaralanmasının birlikte olabileceği akla getirilmelidir.
 5. Bel bölgesinde omurga daha hareketlidir ancak bu bölge omurilik kanalı daha geniş ve filum terminale bulunmaktadır. Tek başına omur yaralanmalarında bu bölgede nörolojik etkilenme beklenmez. Yaralanmaya neden olan ciddi bir mekanizma varsa bu durumda karın ve pelvis içi organlarında etkilenebileceği, özellikle pelvik kanamanın hastayı şoka sokabileceği unutulmamalıdır.
 6. Omurgada yaralanması mekanizmasının şiddetine göre değişen derecelerde kemik, bağ ve omurilik yaralanması meydana gelir. Radyografik yöntemlerle tanı kesinleştirilene kadar, hangi klinik durumun daha riskli olacağı bilinemeyeceğinden ve omurga yaralanma bulguları erken veya geç evrede kendini gösterebileceğinden, omurga yaralanması şüpbesinde paramedikler boyunluk ve sırt tahtası kullanarak spinal immobilizasyonu erken dönemde yapmalı ve sağlık kuruluşuna transport tamamlanıncaya kadar hastanın durumunu korumalıdır.
 7. Şiddetli bir travma veya düşme sırasında omurilik yaralanmasının meydana gelebileceği unutulmamalıdır. Özellikle yaşlılarda kemiklerin kolay kırılabilir hale gelmesinden dolayı göreli daha az şiddetli travma ve düşmelerde de omurga ve omurilik yaralanmasının olabileceği hatırlanmılıdır. Travma sonrasında bilinci kapalı olan veya vücudun başka bir yerinde kırık ya da yaralanmalar gibi ciddi ağrı yaratan durumlar nedeniyle kazazedenin omurgasındaki ağrısını hissetmeyebileceği de düşünülerek, aksi ispat edilene kadar, tüm hastaların boyun ve tüm omurgasını içeren sabitlemesi yapılmalıdır.

Cevapla

Please enter your comment!
Please enter your name here